“Kahramanmaraş’ta depremi bekliyorduk”
Ülkemizde yer bilimleri camiası sismolog, jeolog ve yerbilimcilerden oluşmaktadır. Araştırmaya katılanlar. Literatürü takip eden insanlarımızın üzerinde uzlaştığı bir konuydu. Maraş depremi üzerimize geliyor diye haykıran sarsıntıydı.
Nedeni 6.8’di Elazığ depremi ilk olduğunda diğer arkadaşlarım da demişti. Hem kendi sosyal medyamda hem de çıktığım televizyonlarda ilk kez ‘Doğu Anadolu fayı uyandı’ ifadesini kullanmıştım.
Doğu Anadolu Fayı ile Kuzey Anadolu Fayı Bingöl Karlıova’da birleşir. Her iki fay da doğrultu atımlı karakterdedir. Birbirlerine sürtünerek hareket ederler. Elazığ fayı uyandı, dikkatli olmamız lazım dedim. Bir anlamda Elazığ fayının kardeşi olan Kuzey Anadolu Fayı, Marmara hariç tüm enerjisini 20. yüzyılda boşaltmıştır. Jeolojik ve tarihsel dönemlerde zincirleme depremler ürettiğini biliyoruz. Doğu Anadolu Fayı ile ilgili bir endişem olduğunu söyledim. Karlıova’dan başlayıp Akdeniz’e gidecek dedim. Dikkatli olalım depremde Doğu Anadolu’yu boğar enerjisini öyle boşaltır dedim. Elazığ depremi enerjisini Maraş tarafına, Erkenek’e, Hatay tarafına aktarmış olabilir. Mevcut birikmiş enerjiyi arttırmış olabilir. Ben de depreme neden olabilir dedim. Ben bu uyarıyı ilk olarak 2020 yılında yapmıştım. Her gün, her ay, fırsat buldukça dedim. Bu ülkede 4 ve üzeri depremsiz gün geçmiyor. Maraş’ta depremi bekliyorduk. Çok karmaşık düşünüp bilim insanı pozlarına girmeye gerek yok. Doğrultu atımlı faylar güçlerini boşaltırken, enerjilerinin yaklaşık yüzde 20’sini uca doğru gönderirler. Oradaki son deprem 1514’tü. Aradan uzun yıllar geçti. Enerji birikti ve ‘kırıldım, kırılacağım’ noktasına ulaştı. Bu işin mucizesi.